Duyu sinirlerinin işlevini ve bozukluklarını tanıma

Duyu sinirlerinin görevi,kabulvücudun dışından gelen uyarılar beyne iletilir. Bu, beynin verilen uyaranlara göre yanıt vermesini sağlar.

Duyusal sinirlerin genel olarak işlevi, görmemize, duymamıza, kokuları tanımamıza ve son olarak ama en az değil, fiziksel olarak bir şeyler hissetmemize izin vermektir. Bu duyu işlevi somatosensoriyel sisteme aittir.

Duyusal sistem veya duyular, belirli uyaranları tespit etmede özel olarak çalışır. Örneğin, göz sadece ışık ve renk uyaranlarını algılarken, kulak sadece sesi algılayabilir. Ancak bazen aldıkları uyaran bu duyuya yönelik olmasa da belirli uyaranları hissedebilen insanlar vardır. Bu duruma sinestezi denir.

Genel olarak somatosensoriyel sistemdeki duyu sinirlerinin işlevi, dokunma, sıcaklık ve ağrı uyaranlarını hissetmektir. Daha spesifik olarak, bu sinir sistemi bize iyi ve kaba dokunuş, titreşim, basınç ve hareket ve vücut pozisyonundaki değişiklikleri hissettirebilir.

Duyu Sinirlerinin Somatosensoriyel Sistemdeki İşlevleri

Tüm uyaranlar vücut tarafından reseptörler aracılığıyla alınır, daha sonra periferik sinirlere, omuriliğe ve son olarak da beyne gönderilir. Vücudun birçok alıcısı vardır ve her birinin kendi görev ve işlevleri vardır. Aşağıdakiler, somatosensoriyel sistemdeki bazı reseptör tipleridir:

1. Ağrı

Ağrı reseptörleri olarak da bilinen nosiseptörler, ağrı sinyallerini vücuttan beyne ileten reseptörlerdir. Bu duyu sinirlerinin işlevi bizi korumak için çok önemlidir.

Örneğin, yürürken ve yanlışlıkla bir cam parçasına bastığınızda, nosiseptörler ayağınızın yaralandığına dair bir sinyal gönderir. Bu sinyali alan beyin, hasarın daha büyük olmaması için hemen ayaklarınızı kaldırıp ağrı kaynağından kaçınması talimatını verir.

2. Sıcaklık

Bu reseptörler, cilt üzerindeki çevresel sıcaklıktaki değişiklikleri algılamak için işlev görür. Bu duyu sinirlerinin işlevi önemlidir çünkü vücudumuzun düzgün çalışması için sıcaklığını ortam sıcaklığına ayarlaması gerekir.

3. Dokunma

Dokunma reseptörleri çeşitli tiplerden oluşur ve deride bulunur. Hepsi, bir nesnenin dokunma, titreşim, basınç ve dokusunu hissetmek için duyusal sinirlerin işlevini yerine getirmede rol oynar.

4. Propriosepsiyon

Dokunma alıcıları ayrıca bir odadaki varlığımızın farkına varmamızı sağlar. Duyu sinirlerinin bu işlevine propriyosepsiyon denir. Bu fonksiyon ile, bulunduğunuz ortamın durumuna göre konumlarını sabitlerken, tüm vücut parçalarınızın varlığını otomatik olarak hissedebilirsiniz.

Duyusal Sinir Fonksiyon Bozuklukları

Yukarıda da bahsedildiği gibi uyaranların beyin tarafından çevrilmesi yolculuğu uzun bir süreçten geçer. Yolculuğun bir bölümünde bir rahatsızlık varsa, beyin uyaranı yanlış yorumlayabilir.

Duyusal sinir fonksiyonundaki rahatsızlıklardan biri, periferik sinirlerin uyarılması sırasında bir rahatsızlık olduğu bir durum olan periferik nöropatidir. Bu durumda, uyaran olmadığı halde bir şeyler hissedebilirsiniz veya bir uyaran olduğunda hiçbir şey hissedemezsiniz.

Semptomlar uyuşma, karıncalanma (parestezi) veya hatta yanma veya ayaklarda veya ellerde karıncalanma gibi ağrıları içerebilir. Periferik nöropati şikayetleri genellikle zamanla yavaş yavaş gelişir.

Bu durum sonucunda oluşabilecek bir diğer tehlike de vücudun normal olarak baskı ve dokunma hissedememesi ve yürürken denge sorunlarına yol açmasıdır. Ek olarak, vücut ağrılı bir uyaran olup olmadığını da fark edemez ve fark edilmeyen yaralanmaların ortaya çıkmasına neden olur.

Duyusal sinirlerin vücuttaki işlevini ve duyusal sinir disfonksiyonunun semptomlarını bilerek, duyusal sinir bozukluklarının erken semptomlarının daha fazla farkına varabilirsiniz.

Kalın bir his, karıncalanma veya iğne batması gibi şikayetler hissederseniz, şikayetin nedeninin hemen belirlenip tedavi edilebilmesi için muayene için doktorunuza danışın.


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found