Hipertansiyon Sınıflandırmasını ve Etkileyen Risk Faktörlerini Bilin

Bir kişinin kan basıncı durumunun seviyesi, hipertansiyonun sınıflandırılması yoluyla belirlenir. Hipertansiyon sınıflandırması, kişinin kan basıncının güvenli düzeyde mi yoksa tam tersi mi olduğunu görmek için yapılır.

Hipertansiyon nedene göre primer/esansiyel hipertansiyon ve sekonder hipertansiyon olmak üzere 2 gruba ayrılır. Primer hipertansiyon, kesin nedeni bilinmeyen hipertansiyondur, sekonder hipertansiyon ise altta yatan diğer hastalıkların neden olduğu hipertansiyondur.

Hipertansiyon vakalarının yüzde 90'ından fazlası primer hipertansiyon kategorisine girerken, sekonder hipertansiyon toplam hipertansiyon vakalarının sadece yüzde 2 ila 10'unu oluşturmaktadır.

Hipertansiyon Sınıflandırması

Tansiyon muayenesinde sistolik ve diyastolik basınçlar ölçülür. Sistolik 120 mmHg'den ve diyastolik 80 mmHg'den düşükse kan basıncı normal olarak sınıflandırılır veya genellikle 120/80 mmHg olarak yazılır.

Aşağıdaki, diğer hipertansiyondaki derecelerin bir sınıflandırmasıdır:

prehipertansiyon

120-139 mmHg sistolik kan basıncı veya 80-89 mmHg diyastolik kan basıncı prehipertansiyon olarak sınıflandırılır. Prehipertansiyonu olan bireyler, hipertansiyon geliştirme riski daha yüksek olarak sınıflandırılır.

Dolayısıyla, kan basıncınız 110/85 mmHg veya 130/79 mmHg ise, hipertansiyon geliştirme riski taşıyan bir birey olarak sınıflandırılırsınız. Bu durumda, gelecekte hipertansiyon geliştirme riskinizi azaltmak için yaşam tarzı değişiklikleri gereklidir.

Hipertansiyon derece 1

Sistolik kan basıncı 140–159 mmHg veya diyastolik kan basıncı 90–99 mmHg. Sistolik veya diyastolik kan basıncınız bu aralıktaysa, yüksek organ hasarı riski nedeniyle tedaviye ihtiyacınız olacaktır.

Hipertansiyon derece 2

Sistolik kan basıncı > 160 mmHg veya diyastolik kan basıncı > 100 mmHg. Bu aşamada hasta genellikle birden fazla ilaca ihtiyaç duyar. Kardiyovasküler bozuklukların yanı sıra organlarda hasar meydana gelmiş olabilir, ancak mutlaka semptomatik değildir.

hipertansiyon krizi

Tansiyonunuz aniden 180/120 mmHg'yi aşarsa, hipertansif kriziniz var demektir. Bu aşamada, özellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, sırt ağrısı, uyuşukluk, görme değişiklikleri veya konuşma güçlüğü gibi organ hasarı belirtileri yaşarsanız derhal doktorunuza başvurmalısınız.

Kan basıncı, muayene sırasında psikolojik faktörlerden veya vücut durumundan güçlü bir şekilde etkilenir. Bu nedenle hipertansiyon tanısını doğrulamak için 1 hafta ara ile en az 2 kez kan ölçümü yapılması gerekir.

2 ölçümde tansiyon sonuçlarınız çok farklıysa alınacak sonuç daha yüksek tansiyon ölçümünün sonucudur.

Çeşitli Hipertansiyon Risk Faktörleri

Hipertansiyon için risk faktörlerinden biri artan yaştır. Kadınlarda yüksek tansiyon genellikle 65 yaşından itibaren ortaya çıkar. Bu arada erkeklerde 45 yaşından itibaren başlıyor.

Diyabet, uyku bozuklukları ve böbrek hastalığı dahil olmak üzere çeşitli kronik hastalık koşulları da hipertansiyon için risk faktörleri olarak kabul edilir. Hipertansiyonu olan aile üyeleriniz varsa, hipertansiyon geliştirme riskiniz de artacaktır.

Ek olarak, yaşam tarzından büyük ölçüde etkilenen başka risk faktörleri de vardır, örneğin:

1. Stres

Stresli durumlar ve stresi tetikleyebilecek tüm olaylar tansiyonu yükseltebilir. Yaşanan stres ağır ise ve uzun süre devam ediyorsa hipertansiyon yaşama olasılığı artar.

2. Çok fazla tuz tüketimi

Vücuttaki tuzun doğası sıvıları tutmaktır. Kan damarlarında çok fazla sıvı tutulursa, kalbin ve kan damarlarının iş yükü artar, dolayısıyla kan basıncı yükselir.

3. Potasyum eksikliği

Potasyum vücuttaki tuzun azaltılmasına yardımcı olur. Potasyum eksik olduğunda, vücut tuz seviyelerini azaltamaz. Daha önce de belirtildiği gibi, çok fazla tuz kan basıncını artıracaktır.

4. Fazla kilolu

Vücudun oksijen sağlamak için kana ihtiyacı vardır. Vücut ne kadar ağırsa, o kadar fazla kan gerekir. Bu nedenle, kan damarlarından ne kadar çok kan geçerse, arter duvarlarındaki basınç o kadar yüksek olur, bu da kan basıncının arttığı anlamına gelir.

5. Fiziksel olarak aktif değil

Düzenli olarak spor gibi fiziksel aktiviteler yapan kişiler, fiziksel olarak aktif olmayanlara göre daha düşük istirahat kalp atış hızına sahiptir. Kalp atış hızı ne kadar yüksek olursa, kalp o kadar sıkı çalışır ve kan damarlarının duvarlarındaki basınç o kadar güçlü olur.

Hipertansiyon Önleme Tedbirleri

Tansiyonunuz güvenli olarak sınıflandırılmış olsa da, hipertansiyon, kalp hastalığı ve felç geliştirme riskinden kaçınmak için yine de önleyici adımlar atmanız gerekir.

Yaşlandıkça, 50 yaşından sonra sistolik basınç artma eğiliminde olduğundan, önlemler de giderek daha önemli hale gelir. Aşağıdakiler, hipertansiyonu düşürmeye veya önlemeye yardımcı olabilecek bazı önleyici tedbirlerdir:

  • Tuz tüketimini azaltın
  • Kafein tüketimini azaltın
  • Alkol tüketimini azaltın
  • Egzersiz yap
  • Kiloyu koruyun
  • Stresle başa çıkma

Kan basıncı vücudun hayati belirtilerinden biridir. Yani, bu işaret bir kişinin genel sağlığını gösterebilir. Bu nedenle tansiyon kontrolleri, hangi hipertansiyon sınıfına ait olduğunuzu öğrenebilmeniz için düzenli olarak yapılması gereken kontrollerden biridir.

Tansiyon aleti (tansiyon ölçme cihazı) varsa evde bağımsız olarak tansiyon kontrolü yapabilirsiniz. Değilse, kan basıncınızı en az 1-2 yılda bir doktora kontrol edin. Ancak yüksek tansiyon olduğu ortaya çıkarsa mutlaka doktorun önerdiği kontrol programına uymalısınız.


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found